22 Ekim 2012 Pazartesi

W O R K I N P R O G R E SS... ..


***ZEITGEIST ..
zamanın ruhu olarak tanımlanan, o zaman ait olan her şeyi içinde bulunduran yaşama ortaklığı gibi birşey... 
en güzel almanca kelime..  
sadece genel eğilimler olarak değerlendirilebileceği gibi, bir zamandaki,bir dönemdeki bütün hisler, düşünceler, kavramlar, değerler bütünü olarak da değerlendirilebilir...
üstünde konuşulası, tartışılası bir kavramdır... 
kendi kendine var olan iklim gibi bir olgudur, değişimi de iklim gibidir, kendiliğinden ve zamanla olur, ama değişir, ve coğrafyada iklimin belirleyiciliği gibi belirleyicidir yaşamda...




19 Ekim 2012 Cuma

V O G U E


Sophia Loren by Tazio Secchiaroli, US Vogue 1970

fütüristik çizgiler..


alba prat'dan daha önce düşlerde bahsetmiştim.. ispanyol genç bir tasarımcı.. beni açıkçası çok etkilemişti.. öğrenci işlerini görmüştüm.. lazer kesimleri, 3 boyutları muazzamdı..


bunları yeni görüyorum.. ama beni çarptı diyebilirim.. kullandığı malzemeler; yün, deri, pamuk ve neopren* çok profesyonelce.. çok fütüristik.. kendi içinde oyunlu.. dokunma isteği uyandırıyor bende..


*neopren: dalgıç kıyafetlerinde kullanılan bir çeşit kauçuk..

minik bir hikaye.. volume1


üzerime gelen atrinyo ordusu..


beni selüt dağlarında bekliyordu..


düşmanım mr. tote savaş boyalarıyla çığlıklar atmayabaşlamıştı..


bende hazırdım.. artık kozları paylaşma zamanı gelmişti...


18 Ekim 2012 Perşembe

Señor Coconut


daha önce de yazmıştım.. şimdi tekrar yazıyorum..
bu adam beni canlandırıyor..
yaz bitti.. ama ben hala bitiremedim..
sonbaharın tembelliği, üzerime bindi ama..
elim hiç bir şeye gitmiyor..
bende dinledikçe yazıyorum bu adamı.. Señor Coconut..

aslında ben yoshimitsu umekawa'nın yönetmenliğini yaptığı ''da da da'' klibini koymak istedim ama açıkçası bulamadım.. yönetmenin sayfasından dinleyebilirsiniz.. onun yerine

Showroom Dummies by Señor Coconut


ne okuyorum..


bitmek üzere..
donna tartt - gizli tarih
gerçekten önceden okumadığım için çok pişmanım diyebilirim..
bestseller diye geçiyor..
ama ben o kategoriye koyamıyorum doğrusu..
aksiyon ve insanı kasan gerilimi itibari ile mutlaka filme çekileceği düşünülmüştür heralde.. 
çekilirsede kesin boka döner..


neler çektim..


2 senenin sonunda serdar'la yine yine  berlin'e gittik.. 
inanılmaz bir sıcak.. ama değer..
4 günde olsa bizim için harikaydı.. yine Alexanderplatz' da kaldık.. 


bol bol açık havada içtik.. 
berlin'de yeni favorimiz, inanılmaz içki  MOSCOW MULE oldu.. 
o sıcakta.. o nasıl bir tatdır yaa.. deneyin beğeneceksiniz.. en sona salatalıklar bırakın.. votkayıda içine alan o salatalık aroması mmmmmmmmm..



tabi bu kadar içkinin üzerine gece iç kazınması.. 
bambi yok, Mustafa's Gemüse Kebap var..  
inanılmaz kuyruk..önünde gece 2.00 de 20 dakka sıra bekledik.. alman usulü kebap değişikti.. içinde yoğurtlu sos, başaka birkaç sosla birlikte.. gecenin o saatinde nefis geldi..




4 günlüğüne gittiğimiz için aslında çok dolaşmadık bu sefer.. bize bir dinlenme seyahati oldu..
ama mutlaka yapın diyeceğim şeyler var tabi..
*nehir kenarında yaam (bar + plaj)
*mauerpark salaş ama tam berlin ... pazar günleri bit pazarı kuruluyor.. elinize 
club-mate'lerinizi alıp kutuları deşebilirsiniz..
*mauerpark'ın çevresinde minik 2. el dükkanlar ve bol bol cafeler var.. biz çok sevdik oraları..
*benim favori mekanım tabiki TACHELES.. destek bekliyorlar.. gidip imzanızı atın.. işgal sanat evlerine devlet el koyacak.. her gün eğlenceli birer eylem var..
*gidilmesse olmaz Hackescher Höfe.. iç içe açılan avlular.. harika dükkanlar, galeriler ve tam yanında sinamanın olduğu pasaj.. bizim gittiğimiz gün akşam avlusunda nefis bir konser vardı.. yerel bir punk grubu.. 
*ilk gidecekler için sony center.. içindeki LEGOLAND tam çıldırmalık..
*yine ilk gidecekler için mutlaka yahudi müzesi, checkpoint charlie, müzeler adası..
*bence kalmak için en güzel bölge Alexanderplatz.. her yere yakın.. metro,tren..
*tabi ki duvar..
*şehrin her tarafını süsleyen duvar graffitileri.. muazzam..
*bol bol bira..
*Kreuzberg..
*daha yazılacak o kadar çok şey var ki..
aklıma geldikçe yazarım

bu arada diğer almanya fotoğrafları için instagram  nick'im kinkyfunkydinky



harding meyer


oil on canvas (2-1011)
150x190cm


oil on canvas (3-2011)
220x170cm



oil on canvas (7-2012)
90x110cm



oil on canvas (9-2012)
120x150cm


oil on canvas (1-2011)
195x250cm


oil on canvas (8-2011)
120x120cm

Brezilyalı sanatçı Harding Meyer, hayallerimin şehri Berlin'de yaşıyor.. çok büyük boy portreler çalışıyor.. seviyorum yaptığı portreleri.. üzerlerindeki arayışları , ufak deformasyonları, büyük fırça darbelerini..

çoook ara vermişim..

bu kadar uzun zaman ara verdiğimi sanmıyordum aslında.. 
tarihi görünce şaşırdım..
en son girdiğim yazı mart 2012..
ne yaptım..
her zamanki gibi bol bol plan..
bu sefer uygulanacak planlar..
yeni yıl güzel şeyler getirsin..