13 Temmuz 2010 Salı

çekme kasetlerden..


serdar, bu postu görünce çok şaşıracak.. uzun zamandır saundtrackini dinlememiştik.. hatta ben evde olduğunu unutup, tekrar arayıp buldum.. indirdim.. burayada 2 tane koyuyorum.. filmin kendisinin dışında, bence müzikleri çok çok iyi.. 71 yapımı bu enteresan filmin bizimle de ilginç bir hikayesi var .. vampiros lesbos'u 99 yılında; rahmetli metin demirhan'ın, atlas pasajındaki atlganından çektirmiştik.. muhteşem bir arşivi, tatlı sohpetiyle paylaşmıştı hep o bulamadığımız, merak ettiğimiz filmleri.. sayesinde önce biz seyrettik, sonra festivallerde oynadı.. büyük şahsiyetdi.. büyük adamdı.. filmleri, kitapları kütüphanemizin baş köşesinde..  


filme gelince; aslında soledad miranda'nın oynadığı film, önemli bir film.. soledad miranda 60'larda çevrilen çoğu kült korku filminin inanılmaz güzel kadını..  onun icin "the most painfully beautiful woman who ever lived" demisler.. hak ediyormuş da..  vampiros lesbos'dan sonra 2 film daha çevirebilmiş.. sonra da bir trafik kazasında ölmüş..
vampiros lesbos;kült yönetmen Jess Franco tarafından 71 yılında, istanbul'da çekilmiş.. türkçe tek bir sözcük bile işitmediğimiz filmde, bazı İstanbul görüntüleri de İstanbul’a pek benzemiyor ama her şeye rağmen İstanbul’da çekilen “soft erotik bir korku filmivampiros lesbos.. filmde ewa strömberg’in canlandırdığı linda, simpson & simpson isimli yabancı bir firmada çalışan bir avukat.. İnce bıyıklı sevgilisi ömer'le geceleri İstanbul’un hayli egzantrik gece klüplerini dolaşmakta, kulüplerdeki ilginç erotik gösterileri adeta büyülenerek izlemektedir... nede olsa oryantal şehir istanbul.. rüyalarında da “Linda, Linda…” diye kendisini çağıran bir kadın görmektedir... rüyamı yoksa gerçekmi ayırt edemediği bazı imgeler gören linda.. gökyüzünde süzülen kırmızı bir uçurtma ağlarına takılı bir kelebek, bazen taşta bazen suyun içinde yürüyen bir akrep, camda ya da perdede akan ve kan izlenimi veren birkaç damla kırmızı boya gibi.. bir miras olayı ile ilgili görüşmek üzere soledad miranda’nın canlandırdığı gizemli kontes nadine carody’nin büyükada'daki evine gider... linda’nın kontes’i ziyaret sebebi de bizzat kendisine kont drakula’dan kalan mirastır... linda, kontes’le tanışınca o’nun büyüleyici güzelliğinden çok çok etkilenir ve anlar ki rüyalarında kendisini çağıran kadın da kont drakula'nın vampire çevirdiği nadine’den başkası değildir.. işte film böyle gelişiyor.. ama ilk başta dediğim gibi güzel olan bence filmden çok filmin psychedelic albümü..




there's no satisfaction

necromania

3 yorum: